8 Mart’ta Newyork’ta Yakılan Ateş, Afrin’de Direnişte Canlanıyor!
Yaşamın Yaratıcı Gücü Emekçi Kadınların Ellerinde Yeşeriyor Yeni Yaşamlar!
Bundan tam 161 yıl önce, vahşi kapitalizmin doymak bilmeyen kar hırsı uğruna, yaşamı zindana çevirdiği kadınların direnişinin yıldönümünü yaşıyoruz. İnsanlığa ve doğaya düşman, „gölgesinin bile para etmediği ağacı kesen“ sömürücü sistemin yarattığı kıyım ve felaketler, 1857 yılından kat be kat daha büyük vahşetlerle devam etmekte. Dünyayı giderek daha büyük felaketlere sürükleyen emperyalizm ve gericilik, bir yandan katliamlar, soykırımlar, savaş, işgal, vahşi sömürü ve doğanın yıkımını gözü dönmüş bir şekilde yokederken, kendi vahşetinde direnişler de yaratmakta, isyanlara sebep olmaktadır. 1857’de New yorktaki Kadın işçilerin, sömürü ve açlığa, vahşete karşı başlattığı isyan, bugün dünyanın her köşesinde zihinlerde kök salmış, bilinç ve irade olmuş, yeni ve başka bir dünya isteminin kadınca manifestosu olmuştur.
1910 2. Enternasyonal Kadınlar toplantısında, Clara ZETKİN’nin önerisiyle, 8 Mart’ı Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak karar alınmasıyla, emekçi kadınların mücadelesi daha da anlamlanmıştır.
Her 8 Mart, dünyanın her köşesinde, emekçi kadınların her geçen gün artan ve ağırlaşan sömürü, ayrımcılık, baskı, taciz-tecavüz, cinayet, şiddet, dışlama, yok sayılma, katledilme, sürgün, hapis vb. uygulamalara karşı sesini yükselttiği bir güne dönüşmüştür. 8 Mart, artık emekçi kadınların evlere hapsedilme, yok sayılmasına karşı, emeği ve geleceğine sahip çıkma, kadın kimliği başta olmak üzere, sınıfsal, ulusal kimliğine daha güçlü sahip çıktığı, bu uğurda mücadele ettiği bir güne dönüşmüştür.
8 Mart, emekçi kadınların yaşamın, geleceğin ve özgürlüğün temel itici gücü olma gerçekliğiyle, „Jin-Jiyan-Azadı (Kadın-Yaşam-Özgürlük)“ haykırışında anlam bulan, mücadele ve direnişlerdeki gelişen-güçlenen düzeyinin adı olmuştur.
8 Mart, emekçi kadınların faşizme, vahşi kapitalist-emperyalist sisteme ve bu sistemin insanlığı yokoluşa mahkum etme saldırılarına karşı, demokrasi-özgürlük ve sosyalizm mücadelsinde, sokaklarda, dağlarda özgürleştiği, „kadın-erkek ele ele özgürlüğe“ şiarını erkek sınıf kardeşleriyle büyüttüğü gündür.
8 Mart, emekçi kadınların, işsizliğe, çifte sömürüye, ırkçılığa, ayrımcılığa, ev emeğinin sömürüsüne, güvencesiz ve düşük ücretle çalıştırılmasına, savaşlarda, yıkımlarda katledilmesi, tecavüze, şiddete, sürgün ve geleceksizeştirmeye karşı daha güçlü ses çıkaracağı gündür.
8 Mart, barbar emperyalistlerin, faşist-feodal gericiliklerin işgal ve katliamlarla yoketmeye ve köleleştirmeye çalıştığı Rojava Kürdistanı, Afrin’deki özgürlük sevdalısı Kürt kadınının destansı bir irade ile dişleri ve tırnaklarıyla ördükleri direnişin ve kazanacağı zaferin adıdır!
8 Mart, ezilen emekçi kadınların kurtuluşunun, enternasyonalist bir bilinç ile, güne ve geleceğe, kendi öz örgütlülüklerini daha da güçlendirerek, daha güçlü haykırışları sergileyeceği gündür.
8 Mart, başta ABD, Rusya ve Alman emperyalist devletleri olmak üzere, tüm dünya gerici sistemlerinin ortaklaştığı Afrin katliamına karşı, Kürt ulusunun, Kürt kadın ve çocuklarının çığlıklarına çığlık, direnişlerine nefes olmak, her alanda onlarla birlikte mücadeleyi büyütmektir.
8 Mart, „Biji Berwxedana Afrinê“, “Bütün İşgalciler Kürdistan’dan Defolun“, „Yaşasın Kürt Ulusunun Kendi Kaderini Tayin Hakkı“ diyerek her yeri Afrine dönüştürme günüdür!
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mücadele ateşleri içinde doğdu, bugün Afrin’de ve dünyanın her köşesinde özgürleşen kadınların ellerinde büyüyor/büyüyecek.
Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
Kahrolsun Emperyalizm, Faşizm ve Gericilik!
Yaşasın Özgür Kadınların Geleceği Yaratma Mücadelesi!
Jin-Jiyan-Azadi!
8 Mart 2018 Bildirisi