Yunanistan’ın başkenti Atina’da, YKP(m-l) (KKE (m-l)), TKP/ML, ML-YKP, OCML-vp, İA-RKP gibi komünist ve devrimci örgütlerin Büyük Ekim Devrimi’nin 100. Yılı vesilesiyle 4-5 Kasım tarihinde örgütlendiği uluslararası sempozyum başarıyla gerçekleşti.
Birinci Gün…
Yunanistan’dan YKP(m-l) ve ML-YKP’nin ev sahipliğini yaptığı sempozyum Omania Meydanı’nda 4 Kasım Cumartesi günü saat 10:00’da sempozyumun gerçekleşeceği Ekonomi Üniversitesi’ne yürüyüşle başladı. Yapılan yürüyüşte en önde Yunanca “Ekim devriminin 100. Yılında, Sosyalist devrim yol göstermeye, ilham olmaya, öğretmeye devam ediyor ” pankartı yanında Fransız OCML-vp’nin bir pankartı ve TKP/ML’nin “Şan Olsun Büyük Ekim Devrimin 100. Yılına” yazılı bir pankartı yerini aldı. Oldukça coşkulu ve kitlesel bir yürüyüşle Atina sokaklarında Ekim Devrimin 100. Yılı vesilesiyle devrim ve sosyalizm sloganları yükseldi. Kortejin enternasyonalist niteliği ve Büyük Ekim Devrimi vesilesiyle gerçekleşmesi ilginin kortejde yoğunlaşmasına neden oldu.
Sempozyum için yapılan görsel hazırlık yürüyüş esnasında taşınan pankartların salona asılmasıyla ve salonun süslenmesiyle bir yoğunluk kazandı. Daha sonra Ekim devrimi ile ilgili hazırlanan bir sinevizyon gösterimi gerçekleşti. Yine salonun çeşitli yerlerine özellikle sosyalist inşa döneminde Sovyetler Birliğinde çekilmiş onlarca resim, dönemin afişleri asıldı. Sempozyuma yoğun bir ilginin olduğu dikkat çekti. 500 kişiye yaklaşan bir katılımla tartışmalar başladı.
Sempozyumun ilk konusu “Ekim devrimi; emperyalizm, savaş, toplumsal ittifaklar, işçi sınıfının öncü rolü, sosyalizmin inşası” başlığı altında tartışmalar yürütüldü. Her parti ve hareket yaklaşık yarım saatlik sunumla konuya dair görüş ve yaklaşımlarını ortaya koydu. Özellikle bu konu başlığında yapılan sunumları her hareketin genç kadrolarının sunması dikkat çekti. Gerçekleşen sunumlar sonrası kitlenin sloganlarla ve alkışlarla sunumları selamlaması salondaki coşkuyu ve atmosferi oldukça olumlu etkiledi.
Daha sonra dinleyicilerin soru ve görüşlerine geçildi. Her ne kadar sunum başlığı savaş, toplumsal ittifaklar, işçi sınıfının rolü ve sosyalizm olsa da dinleyicilerin ilk günden geri dönüşler üzerine fikirlerini beyan etmesi durumu ortaya çıktı. Bunun yanında savaş olgusu ve işçi sınıfının rolüne dair de vurgular ve yaklaşımlar öne çıkan değinilerdendi. Özellikle işçi sınıfının bugün karartılmaya çalışılan öncü rolü, onun tarihsel misyonuna dair altı çizilecek belirlemeler yapıldı. Emeğin üretkenliğinin işçi sınıfının rolünü ortadan kaldırdığına dair tezler eleştirilirken, yine işçi sınıfına dair geniş emekçi katmanları da içine katan yeni tanımlamalara dair eleştiriler ortaya kondu. Soru ve görüşler bittikten sonra her parti ve örgüt kısa şekilde son toplamalarını gerçekleştirdi. İlk sunum sloganlarla sona erdi. Yaklaşık 1,5 saatlik ara verildi.
İkinci konu ise “Ekim devriminin 100. Yılı, sosyalist devrim yol göstermeye ve öğretmeye devam ediyor” başlığı altında sunumlarla gerçekleşti. Her hareket ve parti Ekim Devrimi’nin tarihsel rolü yanında güncel olarak nasıl ele alınması gerektiğine dair vurgulara özel önem gösterdi. Bunun yanında özellikle YKP(m-l)’nin sunumunda Almanya zindanlarında tutuklu bulunan TKP/ML dava tutsaklarına dair selamlaması sonrası salonda güçlü bir alkış ve dayanışma sloganlarıyla, komünist ve devrimciler selamlandı. Yapılan sunumlar esnasında kitlenin dayanışma sloganları ve ekim devriminin anlam ve önemine dair atılan sloganların fazlalığı özellikle dikkat çekti. Oldukça yoğun ilgi ve dikkatle dinlenen sunumlar sonrası soru cevap bölümü gerçekleşmedi. İkinci sunumlarının ardından enternasyonal marşı hep bir ağızdan söylenerek ilk gün sonlandırıldı.
İkinci Gün…
İkinci gün saat 11.00’de başladı. Yine ilk olarak hazırlanan diğer sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi. Sinevizyon gösteriminden hemen sonra üçüncü konu başlığının tartışmalarına geçildi. “Kapitalist geriye dönüş; nedenleri, sonuçları ve hareketin yanıtları” başlığıyla her parti ve örgüt sunumlarını gerçekleştirdi. Oldukça kapsamlı şekilde bir tartışmanın yaşandığı bir oturum oldu. Dinleyicilerin de aktif katıldığı sunum özellikle Fransız örgüt OCML-vp’nin geriye dönüşlerle ilgili yaptığı sunum üzerinde yürüdü. Bu hareketin 1918’de geriye dönüşün adımlarının atıldığı ve 1936’da bu noktada ciddi gelişmelerin olduğu yönlü tespiti tartışmanın bu eksende yürümesine neden oldu. Bu bağlamda tartışma belli noktada Stalin süreci ve sosyalist inşa dönemine odaklandı. Bu sunuma dair dinleyicilerin getirdiği ciddi eleştiriler söz konusu oldu. Zaman darlığı tartışmaların uzamasına her ne kadar olanak vermese de soru-cevap bölümünden sonra çok kısa da olsa Parti ve örgütlere bir toplama süresi verildi. Fransız OCML-vp bu tartışmaların kendileri açısından devam ettiğini, gelen eleştirilerden faydalanacaklarını ifade ettiler. Hala inceleme ve tartışma aşamasında olduklarının altını çizdi. Diğer parti ve örgütler sunularını toplarken tartışmaya çok kısa değiniler yapmakla yetindi. Yine toplama bölümünde TKP/ML temsilcisi, emperyalist kapitalist sistemin her ne kadar sosyalizm ve komünizmin sonlandığını söyleyip kitleleri ideolojik bombardımana tutsa da, Marks-Engels-Lenin-Stalin ve Mao’yu ölü bir ideolojinin temsilcisi olarak görüyor olsa da kendilerini en güçlü hissettikleri yerde 10 devrimci ve komünisti zindanlara atarak devrimcilerden ve komünistlerden ne kadar korktuklarını beyan ettiklerini ifade etti. Bu korkunun aynı zamanda beş ustadan ve devrim fikrinden korkuya denk geldiğini belirtti. Yunanlı komünistlerin Almanya’da tutuklu bulunan TKP/ML dava tutsaklarına dair duyarlılığı sempozyum süresince kendisini her an gösterdi. Dayanışma ve sahiplenmeye dayalı sloganlar ve tutsaklar için çıkarılan kartlara gösterilen ilgi bunun en somut göstergesi olmuştur.
Son gündemin sunumları tümüyle bittikten sonra kapanış yeniden enternasyonal marşının çalınması ve saygı duruşu ile sonlandırıldı. Coşkulu ve gür sloganlarla sempozyum selamlandı. Ayrıca sempozyumda Halk Cephesi Nuriye ve Semih ile ilgili çıkarılan Yunanca bildiri ve broşürleri yaygın şekilde dağıttı. Oldukça verimli ve yoğunlaşmış bir tartışma ortamıyla geçen iki gün boyunca çeşitli düzeyde ikili görüşmeler ve diyaloglarda gerçekleşti. Her parti ve örgüt açtıkları stantlarla materyallerini kitleye açtı. TKP/ML sempozyumda sunumlarını dört dilden yapılan çevirilerle bir broşür haline getirerek ilk gün standına koydu. Bunun yanında İbrahim Kaypakkaya’nın seçme eserlerinin İngilizce çevirisi, Kürtçe çevirisi ve çeşitli zamanlarda çıkan Parti broşürleri stantta yerini aldı. Özellikle Kaypakkaya’nın kitaplarına ve Partinin İngilizce çevrilmiş materyallerine yoğun ilginin olduğu gözlemlendi. Büyük Ekim devriminin 100. Yılı vesilesiyle gerçekleşen bu uluslararası sempozyumda bu türden faaliyetlere ne kadar ihtiyaç olduğu bir kez daha görülmüştür. Uluslararası düzeyde değerlendirme, deneyim ve birikimlerin paylaşılması, Uluslararası Komünist hareketin birikimlerine bu şekilde yaklaşmanın önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır.