Proletarya partisinin 50. Kuruluş yılı kampanyası kapsamında, Tirol Partizan tarafından 30 Ocak günü saat 16:30’da Innsbruck kentinde Parti ve Devrim şehitlerini anma etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlik, parti ve devrim şehitlerine ilişkin pankart, döviz ve flamalarla süslenen salonda kitlenin saygı duruşuna davet edilmesiyle başladı.
Tirol Partizan adına yapılan konuşmada; Proletarya Partisi, 1978 yılındaki 1. Konferansında Ocak ayının son haftasını “Parti ve Devrim Şehitlerini Anma Haftası” olarak ilan etmiştir. Enternasyonal Proletarya’nın büyük ustası Lenin, Alman Komünist önderler Rosa Luxsemburg ve Karl Liebknecht, TKP Kurucusu Mustafa Suphi ve 14 yoldaşı, Partimizin ilk şehidi Ali haydar Yıldız ve ilk Kadın şehidi Meral Yakar, daha sonrasında Atilla Özkan ve birçok yoldaşımız ocak ayı içinde şehit düşmüşlerdir. Partimizin kurucu önderi İbrahim Kaypakkaya da bu ay içinde tutsak düşmüştür. “Devrim bir ziyafet sofrası değildir” diyen Başkan Mao, devrim ve komünizm mücadelesinin, verilen can, akıtılan kan, ödenen bedel ve ağır kayıplarla harcını almak ve inşa edilmek zorunda olduğuna işaret ediyordu. Bu bir tercih değil kaçınılmaz bir zorunluluktur. Bu kavgada verilen her kayıp, devrimin ve komünizmin bir ihtiyaç olduğunun deklere edilmesidir. Bu kavgada toprağa düşen her can, özgürlüğe-geleceğe vurulmuş zinciri döven bir gürz, umudu karartmaya karşı çakılmış bir kıvılcımdır. TKP/ML, yarım asır boyunca, proleter devrim mücadelesinin en zorlu, sorunlu, büyük yıkım ve sapmalarla dolu periyodunda devrim için can vermiş, can almıştır. Halk Savaşı çizgisinden asla taviz vermemiş, faşizmin imha ve kuşatma saldırılarına karşı dört genel sekreteri, onlarca Merkez Komite üyesi, yüzlerce savaşçısı ile yolunu, yönünü ve hattını kaybetmemiştir. Yoldaşlarımızın kızıl kanı, partimizin kızıl güzergahını süreklileştirmiştir. Binlerce, on binlerce kadrosu ve militanı, düşmanın zindanlarında hapsedilmiş, zindanlarda diş ile tırnak ile direnerek, komünizm bayrağı şanlı şekilde dalgalandırılmıştır.
- kavga yılımıza girerken parti ve devrim şehitlerimizi bu bilinçle anıyoruz. Halk Savaşı yolunda Nubarlaşan, Denizleşen, Özgürleşen, Rosalaşan, Asminleşen, Şerzanlaşan, Muharremleşen bir iddia ve kararlılıkla ilerliyoruz, ilerleyeceğiz.” denildi.
Programın akışı içerisinde geleneğimize ait devrimci marşlar ve şiirler seslendirildi. Ardından TKP/ML MK-SB bildirisi okundu. Ölümsüz yoldaşlarımız için hazırlanan sinevizyon gösteriminin ardından Gebze Kadın Kapalı Hapishanesinden Tutsak Partizan’ların mesajı okundu. 18 Mayıs Marşı’nın seslendirilmesinin ardından etkinliğe katılan kitle ve dost kurumlar selamlanarak etkinlik sona erdirildi.