H.Merkezi:Adana’da mısır hasadı başladı. Ancak hasat döneminin(den) hemen önce Bakanlar Kurulu kararıyla mısır dahil hububat ve ette gümrük indirimleri yapılması ve Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) vergisiz 700 bin ton mısır ithal etme izni verilmesi fiyatları aşağı çekti. Ürünlerini Torak Mahsulleri Ofisi’ne geçen seneki fiyat olan 72 kuruştan vermek zorunda kalan çiftçiler zarar ediyor. Üreticiler tepkili: “Sırf birileri ithalattan para toplayacak diye ülke üreticileri çöpe atılıyor.”
Camuzcu köyünde mısır hasadı yaparken konuştuğumuz üretici Veysel Böbürer, 80 kuruşun üzerinde bekledikleri fiyatın daha ilk günlerde 72 kuruş olarak gerçekleştiğini ifade etti. “Devlet çiftçinin mısır ekmesini mi istemiyor?” diye soran Böbürer, devam etti: “Bu indirimlerle devlet elimizi kolumuzu bağladı bizi bir kenara attı.”
‘GİRDİ FİYATLARI ARTTI ÜRÜN FİYATI YERİNDE SAYDI’
Mazota, gübreye ve tarım ilaçlarına yapılan zamma rağmen hasattan umutlu olduklarını hatırlatan “Bu sene rekolte de düşük ama fiyattan bir şey elde edilir diye düşünüyorduk. Tam da hasat arifesinde gümrük vergisi indirimi olunca durum beklediğimiz gibi olmadı” diye konuştu. Geçen seneye göre mazotun 3 liradan 4 lira 25 kuruşa, gübrenin kilosunun 80 kuruştan 1 lira 10 kuruşun üzerine çıktığını aktaran Böbürer, şunları söyledi: “Tabi buna ilaç ve suya gelen zamda eklenince üreticide bir şey kalmıyor. Fiyatlar yerinde saydı. Ben dönüm başı 1500 kilo verim aldım. Benim kendi tarlam olmasına rağmen zor kurtarır gibi görünüyor. Ya icara tutan çiftçiler ne yapsın? Onlar tamamen zararda. Yani tası tarağı toplayıp gitmesi gerek yoksa alacaklılarla çok sorun yaşar.”
‘VERDİKLERİ MAZOTU TRAKTÖR İKİ GÜNDE YAKIYOR’
Girdilerin ortalama yüzde 20 arttığını, bir torba mısır tohumunun 380 liraya çıktığını dile getiren Böbürer, “Kilo başına en azından bir yüzde 15 fiyat artışı bekliyorduk. Hiçbir umudumuz kalmadı, küstük biz devlete. Tarım Bakanı gelsin köylere köylünün sorununu dinlesinler. Bir kere geldi biz yüzünü bile göremedik” dedi. “Çiftçiye mazot desteği veriyoruz” sözlerini değerlendiren Böbürer, “Verdikleri mazotu traktör iki günde yaktı. İyi bir destek ver de çiftçinin yüzü gülsün. Kahvehaneye bakın kimsenin yüzü gülmüyor. Millet evde biraderleriyle atışıyor, kimsede huzur kalmadı. Tek isteğimiz mısırın hak ettiği paradan satılması” diye konuştu.
‘GDO’LU MISIRLA FİYAT DÜŞÜRDÜLER’
Geçen sene tüccarların mısırı 60-67 kuruştan alırken, TMO’nun 72 kuruş verdiğini hatırlatan Böbürer, bu sene henüz fiyat belirlemeyen TMO’nun halen 72 kuruştan alım yaptığını dile getirdi. Yetkililerin üreticinin düştüğü durumun umursamadığını ifade eden Böbürer, “Yerli mısırın kalitesi ithal mısırın kalitesinden daha yüksek. Yurt dışından GDO’lu mısırı getirtip bizim mısırların değerinden düşük fiyata satmamıza neden oluyorlar. Burada kimlerin ne gibi bir çıkarı var bilmiyoruz ama sırf birileri ithalattan para toplayacak diye ülke üreticileri çöpe atılıyor” diye konuştu.
‘TÜCARLARIN ELİNE DÜŞTÜK’
Diğer köylerden üreticiler de aynı sorunları dile getiriyor ve hükümetin ithalatta vergi indirimine gitmesine tepki gösteriyor. Konuşacak güçlerinin kalmadığını belirten Kayışlı Köyü üreticilerinden Burhan Uzun “Bütün girdilerimizde kredi vade farkı var. Çiftçinin peşin alacak gücü yok. Tüccarların eline düştük. Tüccarlar istediği gibi at koşturuyorlar. Bizden yetmiş kuruşa aldığı mısırı seksen beş doksan kuruştan satıyor. Çiftçiler sadece bu işin hamallığını yapıyor. Tarım Bakanlığı buna el atmalı yoksa perişan oluruz. Ya da ekimi düşürmek zorunda kalacağız. Herhalde devletin istediği de bu” dedi.
Destekleme olarak verilen primi de tam alamadıklarını söyleyen Uzun “Mısırda prim var ama rekoltenin 1800 kilo üzerinde olmasını şart koşuluyor. Bu sene rekolte de düştü. 1800 kilonun altında verim alanlar Çiftçi Kayıt Sistemi’nin sağladığı desteklerden faydalanamayacak” bilgisini verdi.
MISIR FİYATI EN AZ 85 KURUŞ OLMALI!
ZMO Adana Şubesi yaptığı açıklamada rekoltenin zaten düşük gerçekleştiğine dikkat çekerek mısır fiyatının en az 85 kuruş olması gerektiğini belirtti. Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde gerçekleşen basın toplantısında konuşan ZMO Adana Şube Başkanı Semih Karademir, “Hiç üretim riskine girmeden piyasanın durumundan, günlük gelişmelerden ve üreticilerin çaresizliklerinden faydalanılarak üreticinin emeği sömürülmektedir. Tüm bu koşullara rağmen üreticiler üretim yapmaya, ülkenin sanayisine hammadde üretmeye ve ülkenin tarım ekonomisine katkı koymaya devam etmektedirler. Sonuç olarak mısır üretiminde olumsuz iklim koşulları ve düşük rekolte dikkate alınarak mısır üreticisinin nefes alabilmesi ve bir sonraki üretim sezonuna devam edebilmesi için TMO’nun mısırı üreticiden en az 85 kuruşa almalıdır” dedi.
MISIR ÜRETİCİSİ, FINDIK ÜRETİCİSİNİN AKIBETİNİ YAŞIYOR
Mısırda yaşanan sorunlara ilişkin görüşlerini aldığımız Tüm Köy-Sen Genel Merkez Yöneticisi Ali Gürel “Mısır üreticisi de fındık üreticisinin akıbetini yaşıyor” dedi. 2016’da fındığı 10 liradan alan TMO’nun bu yıl da aynı fiyattan alım yaptığını hatırlatan Gürel, “Tarım Bakanlığı TMO’nun mısır alım fiyatını 2015 yılında 72.5 kuruş, 2016 yılında ise 74 kuruş olarak açıklamıştı. Şu gün oldu hala TMO kaçtan mısır alacak açıklanmadı. Mazota bir yılda yüzde 20’nin üzerinde zam gelmiş, Gübre yüzde 50 zamlanmış ama gelin görün ki mısır fiyatı 2 kuruş, 2 kuruş artıyor. Aslında artmıyor yerinde sayıyor. AKP Hükümeti sadece mazot artışını göz önüne aldığında yüzde 20 artışla bu yıl 90 kuruştan TMO’ya mısır aldırmalıdır. Bunu da bir an önce açıklamalıdır. Geçen yıl 6.4 milyon ton mısır üretimine karşılık bu yıl en az 500 bin ton daha az üretim var ama mısır fiyatı yerinde sayıyor. Hani serbest piyasaydı, hani ürün az olunca fiyat yükselecekti. Demek ki mesele ülke köylüsünün emeği ve alın teri olunca piyasa miyasa hikaye. Mesele tarım tekellerinin kârı olunca hükümette sus pus oluyor. Üretici köylü perişan ithalatçı keyfinde. Bir yandan ithalatta gümrük vergilerinin düşürülmesi öbür yandan TMO’ya sıfır gümrükle ithalat yetkisi, buna birde yerinde sayan fiyatlar eklenince, gelecek sene mısır ekecek köylü olmayacak. Bu durumda ülke yine ithalata yönelecek ve bağımlılık artacak. Hükümet ülke tarımı ve üretici köylüsü için değil başka ülkeler ve GDO’lu tohum ve ürün satan şirketler için çalışmış oluyor. Çünkü; artık sağır sultan da duydu ülkeye giren her mısır tanesi GDO’lu. Hayvan yemi adı altında ithal edilen mısır, tatlandırıcı da, bardak mısırda ve aklımıza gelmeyecek pek çok yerde kullanılıyor” diye konuştu.
Kaynak:Evrensel