SALGININ, KRİZİN KÖLESİ OLMAYACAĞIZ!
İSYANIMIZLA 1 MAYIS’TA ALANLARA!
Her sınıf kendi çıkarları doğrultusunda mücadelesini sürdürüyor. Bu mücadele kesintisiz, soluksuz ve aralıksızdır. Bir yanda tüm zenginlikleri, işçi-emekçilerin ürettiklerini gasp edip egemenliğini sürdüren vampir sömürücüler, diğer yanda karşı yokluğa, yoksulluğa ve tüm ürettiklerinden mahrum bırakılan, geleceği karartılan, özgürlüklerinden soyutlanan işçiler, emekçiler, ezilen uluslar, kadınlar ve gençler; kesintisiz ve soluksuz bu mücadelede her günün kavga ve mücadele günüdür diyerek 1 Mayıs’a alanlara!
Krizin nedeni egemenler, dünya halklarına karşı büyük bir saldırı içindeyken, kendi aralarında yıkıcı, saldırgan ve savaş kışkırtıcılığını da içeren bir mücadele sürdürüyorlar. Kayıp 128 milyar dolar, 10*1 amiralin bildirisi devamında darbe yaygarası ve ABD emperyalizmine Kanal İstanbul ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni tartışmaya açarak verilen mesajlar, erken seçim çağrıları, AKP-MHP bloğunun kesin ve katı destekçisi İTO ve TOBB’dan “Kısa çalışma ödeneği”, “salgın tedbirlerine dair” çatlak seslerin çıkmaya başlaması… Büyük bir politik kriz, büyük bir topyekûn saldırı ve yine egemenler arasındaki mücadelenin büyük bir boğazlaşma ile devam ettiği bir süreçte krizlerinin faturasını ödemeyelim, 1 Mayıs’ta alanlara!
İŞÇİLER, EMEKÇİLER, KÜRTLER, KADINLAR;
Tüm dünyayı Covid-19 virüs salgını kuşatmıştır. Tüm dünyada işçi sınıfı açlıkla-ölüm arasında tercih yapmaya zorlanmış, işsizlik ve yokluk yaşamlarının normali haline getirilmiştir. Aşı konusunda pazar yarışı sürerken işçi ve emekçiler pandemi için gerekli hiçbir tedbir alınmadan sefalet ücretleriyle çalışmaya zorlanmıştır.
“Yaşam durdu” anlatıları yapılırken, üretim hiçbir koşul altında durmamış, işçiler iliklerine kadar sömürülmüştür. Türkiye’de pandemiyle birlikte işten çıkarmanın yasaklandığı söylenirken toplam 172 bin 662 işçi Kod-29 ile işten çıkarılmıştır. 2020 yılında ücretsiz izne çıkarılan 2 milyon 200 bin işçi günlük 39.2*1 TL kısa çalışma ödeneği ile geçinmeye mahkum edilmiştir. Ve kısa çalışma ödeneği de kaldırılmıştır. Sonuç ise; yokluk, açlık, bunalım, intihar ve tepeden tırnağa geleceksizliktir. Çaresiz değiliz, örgütlenelim 1 Mayıs’ta alanlara!
İşçi sınıfı ve halka yönelik saldırılara karşı örgütlenmekten başka çıkar yol yoktur. Sarı sendikacılığa karşı Atlas Jet işçilerinin kurduğu A.Z.A.P, Turizm İşçileri Dayanışması, Kafe-Bar İşçileri Dayanışması ve PTT-Sen gibi örgütlenmeler bunun göstergesidir. Sınıf sendikacılığı çizgisinde örgütlenelim 1 Mayıs’ta alanlara!
Seçilmiş vekiller ve belediye başkanlarının tutuklanması, belediyelere kayyum atanması, binlerce Kürdün tutuklanmaya devam etmesi, imha politikası ve HDP’nin kapatılması girişimi ile saldırılar tırmandırılırken, saldırılara D. Faruk Gergerlioğlu’nun tutuklanması eklenmiştir. Gare bozgunu ile bozulan moralleri daha da bozalım, yaşasın sınıf dayanışması şiarıyla 1 Mayıs’ta alanlara!
Cinsiyet eşitsizliğinin söylem, yasal düzenleme ve erkek egemen politikalarla pekiştirilmesine, kadın düşmanlığının bir yansıması olarak kadın cinayetlerini normalleştirilmesine, kadınların kazanılmış haklarını tırpanlanmasına, katilleri ödüllendirmek maharetiyle kadına yönelik şiddetin önünü açan politikalara, “İstanbul Sözleşmesi”nin feshedilmesine karşı 1 Mayıs’ta alanlara!
LGBTİ+’lara yönelik saldırılar devletin homofobik karakterinin bir yansıması olarak hayata geçirilirken LGBTİ+’ların hedef gösterilmesine. Binlerce çocuğun cinsel istismara uğramasına karşı 1 Mayıs’ta alanlara!
Geleceksizlik sarmalında kendine ve yaşama karşı yabancılaştırılmak istenen gençliğin baskı ve sindirme politikalarıyla zapturapt altına alınmasına, zaten niteliksiz olan eğitim hakkının pandemi bahanesiyle tamamen gasp edilmesine, kayyum-rektörlerle üniversitelerin kuşatılmasına karşı Boğaziçi direnişinin kararlılığıyla 1 Mayıs’ta alanlara!
Milyonlarca göçmenin, şovenist toplumsal baskı ve ucuz emek gücü olarak sefalet içinde hayatlarını sürdürmelerine karşı 1 Mayıs’ta alanlara!
Saldırı, hak gaspı, düşman politikaları, işçi sınıfı ve emekçilerde büyüyen öfkeyi dizginleyemeyecek sınıf düşmanı AKP-MHP bloğuna karşı başka bir sınıf düşmanı CHP-İYİP kliğinin almasıyla hiçbir şey değişmeyecektir. Patron-Ağa devletine karşı 1 Mayıs’ta alanlara!
Boğaziçi direnişinden, LGBTİQ+’ların hiçleştirilmeye karşı öfkesine; Kadınların 8 Mart’la başlayan isyanından “İstanbul Sözleşmesi”nin feshedilmesi ile sokaklara taşan öfkesine; İşçi sınıfının Migros direnişi başta olmak üzere SML, CPS, Tomis, Sinbo, belediye işçileri, inşaat işçileri, maden işçileri, PTT işçileri direnişlerinde dile gelen “korkun yine geleceğiz” uyarısı egemenlerin korkusu büyürken, direnişlerde birleşerek isyanımızı aynı denize akan nehirlere dönüştürelim, sistemin kalbine yönelerek 1 Mayıs’ta alanlara!
1 Mayıs ilk defa yasaklanmıyor, son da olmayacak 2021 Mayıs’ına ise pandemi koşullarında giriyoruz. Bu koşulları ölümle açlık arasında kıstırılmış, sessiz sedasız üre-time devam edilen bir gün olmaktan çıkaralım. Ruhu içinden sökülmüş, sessizliğe boğulmuş sokaklara can verelim. 1 Mayıs’ta alanlara!
Dağınıklığı örgütlülüğe, öfkeyi kavgaya, umutsuzluğu umuda, yılgınlığı kararlılığa çevirelim. 1 Mayıs’ta Alanlara!
YAŞASIN 1 MAYIS! BİJİ YEK GULAN!
YAŞASIN İŞÇİ SINIFININ MÜCADELE GÜNÜ!
DİRENİŞ KARANTİNAYA ALINAMAZ, SOKAKLAR BİZİM, MÜCADELE BİZİM, GELECEK BİZİM OLACAK!
PARTİZAN