Egemenlerin yaptığı açıklamaya göre taşerona kadro müjdesi verildi(!) Sömürünün, güvencesiz çalışmanın en yoğun olduğu taşeron sistemde yaratılan “kadro müjdesi” algısıyla gerçeklik arasında varolan durum aslında işçilerin emekçilerin ağzına bir parmak bal çalmaktır!
1980’lerden itibaren uygulanmaya başlanan, 1995’ten beri de yasal olarak uygulanan taşeron çalıştırma sistemi üzerine söylenenler ilk değildir. “Somut” bir adımda bulunan egemenler, 450 bin işçinin kadroya alınacağını söylüyorlar. Yalnız kadroya alınacağı söylenen taşeron işçiler kadrolu olan işçilerin haklarından faydalanamayacaklar!
Belediyede çalışan taşeron işçiler ise kadroya değil belediye şirketlerine alınacaklar. Bu demek oluyor ki belediye şirketi işçisi olarak çalışacaklar; bu da kadro anlamına gelmiyor. Bu işçiler kadrolu belediye işçilerinin toplu iş sözleşmelerinden de yararlanamıyorlar, onlar için ayrı toplu iş sözleşmeleri yapılıyor.
Özel sektördeki taşeron işçiler ise adeta yabana atılıyor! Emekli olup taşeron işçi olarak çalışanlar da kadroya alınmayacaklar.. Geleceğini garanti altına alamamış ki çalışıyorsun, üstelik bu sefer de güvencesiz çalışmak zorunda kalıyorsun!
Üstelik taşeron işçilerin varolan haklarla kadroya alınacağı söyleniyor. Bu durumda işçiler kadroya geçse bile kadrolu işçilerin hak ve ücretlerinden yararlanamayacaklar. Ayrıca taşeron işçilerin bir sınava da tabi tutulacağı söyleniyor. Bahşedilen kölelik koşullarında sınavın neyin nesi olduğu da belli değil. Bu sınav sisteminin keyfi tutumlara yol açacağı da ortada. Sınavdan geçemeyenler kadroya alınmayacak, taşeron şirket ihalesi de sona ermiş sayılacak, kısacası işsiz kalmış olacak!
29 Ekim 2016 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 676 sayılı KHK ile “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv taraması yapılmış olmak” şartı memurluk atanmalara karşı getirilmişti. Fakat şu an devlet kendi çıkardığı yasaya uymayarak taşeron işçilere de bu uygulamayı dayatıyor!
2016 yılında Özel İstihdam Büroları yönetmeliği yürürlüğe girmişti. Taşeronlaşma yalnızca alt işverenlerle değil özel istihdam büroları eliyle de yürütülüyor. Taşerona kadro müjdesi demagojisi yapan egemenler 2016 yılında bu yönetmelikle de taşeronlaşmayı yaygınlaştırmıştı!
Devlet, taşeron sistemiyle, adaletsizliğiyle, KHK’larıyla işçi ve emekçileri baskı altına almaya çalışıyor. Emeğiyle dünyayı yaratanlar haklarını almadıkça mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. İşçilerin burjuvazinin demagojilerine inanmaması, kendi özgücüne güvenmesi gerekmektedir. Örgütlendiğimiz sürece bir adım öndeyiz demektir. Örgütlendiğimiz sürece geri adım attırabiliriz.
Taşeron köleliktir, boyun eğmeyeceğiz!
(Bir DDSB’li)