H.Merkezi: Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishanesi’nde bulunan tutsak Partizanlar göndermiş oldukları mektup ile Güzel Ana ile ilgili duygu ve düşüncelerini aktardılar. Olduğu gibi paylaşıyoruz.
“Devrimimizin çınarlarından Güzel anayı güneşe uğurladık. Kavga azmini ve kararlılığını hiçbir zaman yitirmeyen, halka karşı nerede bir haksızlık varsa orada en önde mücadeleye atılan, Yeni Demokratik Devrimimizin yiğit Güzel kadınını yitirmenin acısını tüm benliğimizde hissediyoruz. Onu tanıyıp bilen herkes mücadeleci kişiliğine hayranlık duymuştur.
Devrimci tutsaklar, devrimi sahiplenen ve tüm tutsak olan çocukları özgür olana kadar, mücadele sözü veren Güzel Ana sözüne sonuna kadar bağlı kaldı. Tutsak yoldaşlarıyla her zaman ilişki içindeydi. Birçok Partizan tutsağın ziyaretçisiydi.
Onu marş ve sloganlarımızla andık, devamında onu anlatarak yad ettik… Tutsak Partizanların Güzel Ananın ardından kaleme aldıkları sözlerini sizlerle paylaşmak istiyoruz.
O, ölümün yüceliğini hepimizden daha iyi öğrenmişti
“Sevgili Güzel anamızı artık eylemlerde, eylem fotoğraflarında, bazen ekranlarda göremeyeceğiz. O, anılarımızda, geçmişimizde büyük bir özlemle, sevgiyle ve azimle yürüttüğü mücadeleyle yerini aldı. Tam da böyle olmasını isterdi. Ölümün yüce olabileceğini belki de hepimizden daha iyi öğrenmişti. Yaşına, rahatsızlıklarına rağmen devrimci duruşunu ortaya koyma isteği, devrimci bir eylem için örgütlenme çabası, düşmana karşı tavizsiz davranmaktan hiçbir zaman çekinmemesi, ölüme dair kavrayışının bir göstergesidir. Onun ölümden korktuğunu hiç sanmıyorum. Ölümü kucakladığında tüm devrimcilerin yüreklerinde bir çiçek gibi yeniden doğacağını biliyordu. Nitekim cenazesine gösterilen ilgi ona duyulan büyük saygının göstergesi olmuştur. Cenazesine katılamayanların da onu saygıyla andıklarından hiçbirimizin şüphesi olmaz…”
O; azim, devrimcileri, devrimi ve bunları içeren eylemleri sahiplenme tavrıydı
“Benim Güzel ana ile yeterli bir tanışıklığım olmadı. Onu daha çok yoldaşların anlatımlarından, haberlerden izleyebildim. En sık duyduğum şey onun azmi, devrimcileri, devrimi ve bunları içeren eylemleri sahiplenme tavrıydı. En son görüş yerinde karşılaşmış kısa sürede yanına oturmuştuk. Yine mücadelenin öneminden, ilkeli olmaktan, “canavar gibi” olmaktan bahsettik. O, bizim için devrime inancın, umudu asla yitirmemenin, bunu için de sürekli mücadele etmenin sembolü olmuştur. Bütün devrimcilerin ve de demokrat kesimlerin saygısını kazanmış. Yılmaz devrimci Güzel anayı asla unutmayacağız. Onunla tanışmış olmak bir “ayrıcalıktı” diyen Partizan tutsak “onun yumruğunu geleceğe doğru savunmak görevimiz olmalıdır” dedi.
O, halka bağlılığın ve halkın çıkarlarını her zaman savunmaydı
“Güneşe yoldaş olan Güzel anamızın yaşamı öğretici derslerle doludur. Halka bağlılığı ve halkın çıkarlarını her zaman savunmuştu. Faşizme karşı mücadeleyi ondan öğrendik, diyen bir başka Partizan tutsak, Güzel ana her daim yanımızda olacak. Kocaman bir mücadele pratiği bıraktı bize. Halkla ilişkilerini hangi temeller üzerine kurabileceği yönünde muazzam bir miras devri yaptı. Kendine güveni etrafındaki insanlar açısından Güzel anayı çekim merkezi haline getiriyordu. Bu güvenin dayandığı yer Güzel ananın örgütlü mücadeledeki ısrarıdır.”
O, taviz vermeyen duruştu
“Güzel ana sıkılı yumruğuyla eylemlerde görüldüğünde insana güç ve moral verirdi. Güzel ana deyince aklıma Maksim Gorki’nin kitabındaki Ana karakteri gelir. Taviz vermeyen bir duruşu vardı. Bu duruşu nedeniyle herkesin saygınlığını kazanmıştı.”
O, bütün çocukları için düşmana karşı koyandı
“19 Aralık katliamından sonra Taksim Galatasaray’da F Tipi hapishanelerle ilgili yapılan bir eyleme katılmıştık. Polis eylem sonrasında bizi gözaltına almaya çalıştı. Yerlerde sürükleyerek polis otobüsüne bindirmeye çalışırken Güzel Ana polislerin arasından geçerek koluma yapıştı “bırakın çocuğu, bırakın…” diyerek polislere büyük bir öfkeyle bağırıyordu. Onu iteklemeye çalışan polislerden bazıları beni bazıları onu çekiyordu. Güzel anayla baş edemeyeceklerini anlayınca ikimizi de bıraktılar!”
O, Şehit yoldaşları ilk omuzlayanlardandı
“Şehit düşen yoldaşlarımızın ve dostlarımızın cenazelerine katılmakla beraber nicelerine destek olur, onlara moral ve güç verir, taziye için gelenlerle ilgilenirdi. Güzel ana ve diğer tüm devrimci analarımız mücadeleleriyle bizlere güç ve moral vermişlerdir. Bu nedenle egemenleri hep ürkütmüşlerdi. Güzel ana sadece çocuklarını düşünmedi, o devrime inandığı için mücadele etti. Güzel ana hep mücadelemizde yaşayacak. Bize moral ve güç vermeye devam edecek.”
Güzel anayla Gebze hapishanesindeyken tanışan bir Partizan tutsak; “ben o zaman farklı bir örgütle hareket ediyordum. 19 Aralık katliamından sonra Edirne F Tipi hapishanesinde karşılaştığımız da artık yoldaş olduğumuzu öğrendiğinde çok mutlu olmuştu.”
O, Kollektifimizin değerli bir koşturucusuydu
Güzel anayı anlatmak zor ve eksik kalacaktır. Güzel ana deyince bendeki yansıması mücadeleyle harmanlanmış bir ömür ve son nefesine kadar da öyle yaşaması oluyor. Kollektifimizin değerli bir koşturucusu olduğu kadar yüreği devrimden yana atan tüm devrimcilerin annesiydi. Onun bizlere bıraktığı direnç, mücadeledeki ısrar yolumuza ışık olacaktır.”
“Güzel anayı faaliyetler içerisinde de görmüş tanımış Partizan tutsak; “hem halkın hem de yoldaşların ona hayranlık dolu bakışlarla baktıklarına şahit oldum. Güzel ananın halka, yoldaşlarına ve devrime olan inancı sarsılmazdı. Mücadelede genç yoldaşlarla en ön saflarda koştururdu. Hareketimize ve devrim mücadelesine çok emeği oldu. Güzel ananın azminin esas nedeni harekete duyduğu inançtan dolayıydı.”
O, Partimizin emektarıydı
“Güzel anamızı tanıma fırsatım olmadı” diyen bir başka Partizan tutsak ise; “Güzel anaya örgütlendiğimizden bu yana demokratik hak arama mücadelelerinde partimizin emektarı ve onu layıkıyla temsil eden bir emekçi olarak her zaman gıyaben saygı duydum. Artık aramızda değil. Bize düşen de onun bize bıraktığı bu olumlu mirası sahiplenmek ve büyütmektir. Bize devrettiği bayrağı daima ileriye taşıyacağız.”
Güzel ana sıkılı yumruğu ve yüzündeki gülümsemesiyle bütün eylemlerde en önde yürüyen ve hayatlarımızda bıraktığı izlerle hatırlanacaktır.
“Güzel ananın bendeki karşılığı hep sıkılı bir yumruktur” diyen bir başka yoldaş ise “Güzel ana bulunduğu ortamda gözdedir. Çünkü kararlı bir duruşu ifade eder. O kararlığa tanık olmak, birlikte aynı direniş havasını solumak tarifsiz bir coşkudur. Yoldaşlarını tıpkı çocukları gibi sahiplenirdi. Anısı mücadelemizde yaşayacak. Hafızalarda hep sıkılı yumruğu ile anılacaktır” ile bitirdi sözlerini…
Güzel ana ile piknikte tanıştığını belirten bir başka partizan tutsak; “Güzel ananın mücadelesinin ve duruşunun her kuşaktan ezilene yol gösteren, öğreten bir yanı mutlaka vardır. Ama daha özelde Partizan Tutsak ve Şehit Ailelerine, analarına, çocuklarını yalnızca içgüdüsel olarak savunmanın yeterli olmadığını bundan daha önemlisinin mücadelelerini sahiplenmek, savunmak ve içselleştirmek olduğunu öğretmiştir.”
“Ben tutsak düşmeden önce ana ile Tohum Kültür Merkezi’nin düzenlediği bir piknikte tanıştım. O piknikte beni de görevli yapmışlardı. Piknikten sonra otobüsle mahalleye dönerken Güzel ana beni yanına çağırarak pikniğe ilişkin görüşlerimi istedi, “iyiydi, güzeldi, kalabalıktı” vs. dedim. Ama Güzel ana buna tatmin olmadı. Bunlar dışında pikniğin artı ve eksilerini, olumlu ve olumsuz eleştirilerimi, gözlemimi, pikniğe katılan halkın örgütlülüğümüze, mücadeleye dair ilgilerini merak ediyordu.”
O, zulmün hakim olduğu bir coğrafya da bir öğretmendi, bir yol gösterendi. Halkın tüm güzelliklerini içinde barındıran ve geliştiren bir öğretmendi.
Güzel anamızın gidişine üzülsek de, Güzel ana ona yakışır bir şekilde güneşin sofrasına yol aldı. Partimizle özdeşleşen bir anamızdı. Mücadeledeki kararlığı hepimize moral olan bir anamızdı.
Neredeyse hepimizin mücadeleyle tanışması ve sonrası ismini duyduğu, eylemlerde yer aldığını gazetelerdeki fotoğraflardan gördüğü bir neferdir.
O, Kadın mücadelesinde büyük emeği olan savaşçı pratiğiyle ilham kaynağıydı
“Kadın duruşunu bir üst merhaleye taşıyan Güzel ana ile aynı mahallede oturan Partizan tutsak; “Güzel anamızı sonsuzluğa uğurladık, yeri doldurulamayacak kadar yüce bir insandı. Emekçiliğini devrim emekçiliğiyle bütünleştirmişti. Sıkılı yumruğundaki gibi tavizsizdi. Kadın mücadelesinde büyük emeği olan savaşçı pratiğiyle tüm kadınlara ilham kaynağı olan özellikleri çoktu.”
Güzel ana Dersimli Kızılbaştı, Kürt’tü ve devrimci bir kadındı
Onu hep anarak mücadelemizin her anında yanımızda bileceğiz. Onun yumruğu halkın yumruğudur, devrim emekçiliğiyle, savaşçı kadın kimliğiyle bizlere rehber olacak.
Biz onun direngenliği, baş eğmezliğini, yiğitliğini ve kavganın her aşamasında bayrak gibi taşıyacağız diyen bir başka yoldaşı “aynı mahallede de oturduk ve ailece kirveydik. Böylesi bir abideyi tanımış olmak onur vericidir” diyor.
Onun bıraktığı derin izleri hiçbir şey silemez
“Güzel anamız bizim için olduğu kadar halk içinde büyük bir kayıptır” diyen bir başka Partizan tutsak ise, “O bizde öyle derin izler yaratmış ki hiçbir şey o izleri silemez. Onun bizlere verdiği güç, coşku ve kararlığı onu her zaman hatırladığımızda aynı şekilde yaşayacağız. Onun mücadele azminden, inancından, güzelliğinden öğreneceğimiz çok şey var. Hayatı mirasımızdır. Mücadeleye daha güçlü bağlanma nedenimizdir.
Güzel ana ile yıllar sonra hapiste karşılaştık. Dışarıdan tanışıyorduk. Ziyarette birbirimizi görünce mutlu olmuştuk. Yılların özlemiyle sarıldık birbirimize. Fotoğraf çektirirken yumruğumu kaldıracağım ama çekmezler demişti. Neşeli, canlı ve dinçti. Yoldaşlarına, halka karşı güçlü bir sevgi ve bağlılık duyardı. Koruma güdüsü çok gelişkindi. Daha küçük olanları özel sahiplenirdi. Ziyarette de bunu hissettim. İnsan kendini onun yanında daha korkusuz güçlü hissederdi. Ayrı bir enerjisi vardı. Onun yanında mahcubiyet duymamak mümkün değildir. Çünkü hiçbir gerekçeye sığınmadan her şeye rağmen mücadele etmek için çırpınırdı. Genç olmaktan utanır, kimin genç olduğunu anlayamazdınız. Durmadan, yılmadan devrim için didinirdi. Devrimi hayatında somutlaştırmıştı, nasıl mücadele etmek gerektiğini içselleştirmişti. Tereddütsüz, berrak, pırıl pırıl bir şelale gibi akardı. Ona bakarken güven duyardınız, kafanızdaki soru işaretlerine yanıt bulurdunuz onda. Onda devrimi, devrimin zorlu uzun yolunu görürdünüz. O bizim dünyamızdı, belki de keşfedemediğimiz bir gezegen, yeni bir hayatın tılsımını taşıyan! Gidişi bu yeni hayata kavuşmamızı hızlandırmak içindir.” dedi.
Sevgili Güzel Ana; O güzel sıkılı yumruğunu unutmayacağız. Senin yumruğun halkın yumruğudur… Halkı o yumruk gibi ayağa kaldırıp faşizmi ezdiğimizde bize güneş misali gülümsediğini, yüreğimizde hissedeceğiz. Gözaltına alınanların gözleri bile seni arayacaktır. Biri kollarımızı tutup zebanilerin önüne getirdiğinde, sen geleceksin aklımıza. Her dövüşümüz de senin gibi yumruklayacağız düşmanı… Seni aşkla, sevgiyle, özlemle anıyor, kavgamızın Güzeline layık olmak için yumruğun hiç inmesin diye mücadeleye daha güçlü sarılıyoruz. Sana ve şehitlerimize bağlılığımızın en yüksek ifadesi budur…
Sevgilerimizle Yoldaşların…